Uzun yıllardır 3 kademeli su filtresi kullanıyorum. Tortu
filtresinde 5-10 mikrona kadar süzüldükten sonra ince filtre takviyeli karbon
filtre son tortularla kokulardan arındırıyor
suyu ve ultraviyole ışınlı son bölümde mikrobik temizliği yapılıp özel
ince musluğundan akarak kullanıma hazır hale geliyor.
Uzun yıllar yemeklerde ve çayda bu suyu kullandım.
Yemeklerde neler olup bittiğini görmek mümkün değilse de, "Ayinesi iştir kişinin, lafa
bakılmaz" özlü sözünü 5-6 ayda bir insanın kafasına kakıyordu çaydanlık.
Metal veya plastik fark etmeksizin hepsinde kalın bir kireç tabakası peydahlandığından,
kireç çözücüyle çaydanlıktaki bu tabakadan kurtulmak şart oluyordu.
6-7 yıldır çayda ve yemeklerde damacana suyu kullanıyorum.
Bu süre içinde zerre kireç oluşmadı çaydanlıkta ve bir kez olsun temizlemek
zorunda kalmadım.
Hele de sular kesilip geldikten sonra gör temiz suyu!.
Mümkün mü içilmesi! Uzun süre kahverengi akan su muslukların ucundaki
filtreleri tıkayacak kadar tortulu geldiğinden, rengi düzelenciye dek boşa
akıtmak gerekiyor. Kafam kadar çakıllar gelmiyorsa borulardan geçemediği
içindir. Deniz kumundan çok daha iri parçalar birikiyor musluk ucunda. Sıkıysa
temizleme, musluktan su akmıyor su! Birkaç kez de muslukların iç aksamı
tıkandı, birinde ise tamir edilemeyince seramik aç-kapa kısmı komple
değiştirildi. Sakın "Deponuzdandır..."
diye başlamasın kimse, deponun asla devreye sokulmadığı kesintilerden
söz ediyorum
Tabii ki temizleyip arındırmak mümkün her türlü suyu. Ancak,
kaç aşamalı kaç filtre kullanılması, bunların ne sıklıkta değiştirilmesi veya 'Ters Ozmoz' gibi pahalı teknolojilerin kurulması
gerektiği göz ardı edilip duruyor. Örneğin New York'un lağım suyu arıtılıp
şebekeye veriliyor ve benzeri pek çok kentteki gibi güvenle içiliyor.
Tamam anladık, 10-15 yıl öncesine kadarki suya göre epeyce
temiz ama sadece epeyce, hepsi bu. Öyle övgüye boğulacak su falan yok
ortalıkta. Bardağa doldurup içmeyi geçelim, birkaç aşamalı filtrelerden geçmişi
bile yeterince temizlenemiyor.
Su kesilip geldiğinde musluklardan çamur akıyorsa, taşıdığı
pisliklerle kumlar her aşamadaki boruların içine yığılmış, uzunca süre de beklemiş
demektir. Çamurun pisliğin beklemesi demek, bakteri çoğalmasını sağlayacak
ortam sağlıyorlar demektir. Bunu görebilmek için bilimci olmaya gerek var mı?
Bir kentin suyuna temiz denilebilmesi için hiçbir şekilde en
küçük kirlilik emaresi taşımaması gerekir. Temizlik şartlarına epeyce uzak bir
suya 'temiz...' denir mi! Ne yazık
ki deniyor. Deniyor da, demekle su temizlenmiyor.
Büyük yer oluru verdi ya...
Atış serbest ya, bütün meydanlar serbest atış alanlarının
alancılarında ya, sallayan sallayana.
Musluk suyu temizmiş...
Öyle diyosanız...
Ne edelim...
Temiz temiz...
Eyüp
Şeker