ZIRVA TEVİL GÖTÜRMEZ



Birey laik olamaz, nasıl olsun, tanımla ilgisi yoktur çünkü.

Hazır kıtalar hemen atlayıp “Neolaiklik neolaiklik…” coşkuları pompalamakta.

Zırvaya pompa, eşsiz yurdumun son ‘in’i…

“Zırva tevil götürmez” demiş görmüş geçirmişler ama 21. Yy.ın onda biri çoktan geri kalmışken tam manasıyla bir saçmalık akılları başlardan almaya yetiyor eşsiz yurdumda. Üstelik mürekkep yalamışlıklarına toz kondurulmaz külliyetli bir kitlece… Hem de akıla yatkın hale getirmeye yönelik en küçük çabaya gerek dahi duyulmaksızın baş tacı edilmekte bu zırva.

“İnançlara eşit mesafede durmaktır laiklik…” nutukları atıp dururken, diğer büyük mezhep Aleviliği bile yok sayarak yapılanmanın, her yere yerleşip ele geçirmeye ve her şeyi kontrol etmeye çalışmanın neresindedir laiklik.

Tabii ki “Birey laik olmaz, devlet olur”, tabii ki devletin laik olması gerekir.

İyi de, bu lafın üzerinde yepyeni dünyalar kurma gösterilerinin, ilk kez tespit edilmişçesine yepyeni evrenler inşa etme şovlarının, Amerika’yı keşfetmişçesine sevinç çığlıkları atma şamatalarının manası nedir?

Neyi değiştiriyor, neyi çözüyor, neyi hallediyor bu laf!

Laikliği savunup savunmamaktan, onaylayıp onaylamamaktan, destekleyip desteklememekten ibarettir bireyin tek yapabileceği. Üzerine düşen kısmı bu kadardır… Laik olup olmaması, inançlı ya da inançsız olması bir şey ifade etmez, laiklikle ilgili yaklaşımını etkilemez, değiştirmez.

Bu zırvanın patırtılarıyla tantanaları sürerken…

Gözler önünde olup biten dayatma şu: “Kendi inancımı devletin resmi dini haline getirmeye çalışırken sizlere de inancınızı yaşama hakkı bahşediyorum. İşte laiklik budur”

Ver gazı, bas pompayı…

Ne o laiklik…

Yersen lafta laiklik var.


Eyüp Şeker