ENİNE BOYUNA BAŞLAYACAĞIM



Yayınlardaki ayarsızlık hangi akıla hizmettir anlamak mümkün değil.

Epeydir Kablo TV’deki normal yayınları seyretmiyor, durum nedir bilemiyorum.

Boğuştuklarım kutulular; ey dekodırlı yayın yapanlar, ayarsızlığınızın sebebi hikmeti nedir?

Alt yazı denen illete bir saniye katlanamadığımdan o kanalları hiç açmıyorum. Kaç yıldır 10 dakika olsun seyretmediğim kanallar var.

D-Smart’taki Discovery, Animal HD’ler nihayet dublaja geçtiler de seyretmeme işkencesi sona erdi, keyfini çıkartmaya başladım. Sanki alt yazı illeti yetmiyordu, bir de en boy belası...

Ey yücelerin yücesi şifreliler, neden kanalına göre en boy ayarı yapmak zorundayım? HD kutusuna yerleştirdiğiniz yayınların hepsi bir olsa, darları uzatmasanız, genişleri daraltmasanız ve de zırt pırt kumandaya uzanmasak işin raconu mu bozulur!

Yoksam, ayarsız olan bir ben miyim, herkesler hayatından memnun mudur?

Yanim, yayın orijinal en boyunda yayınlanmasına rağmen ben kafasızı mı ayarsızlaştırmaktayım!

HD yayınlarda sorun yok, orijinalliğin korunmama illeti normallerde.

D-SMART’ta kıllık yapmaya devam eden MOVIE kanallarında ayarsızlık arada bir ortaya çıkıyordu. HD yayına geçtiğinden beri normal kanalı da düzeldi derken geçen gün bir baktım daraltılmış film var yine. Bu daraltılmış yayın öyle illet ki, ne dekodırdan ne de LCD’den normalleştirilebiliyor. Her şeyi denedim başaramadım. Üstelik 3 ayrı markanın 5 farklı model TV’sinde.

TELEDÜNYA kendi dünyasında, uysa da uymasa da uyar hallerinde takılmaya devam ediyor.

Kutulardaki bazı kanallardan tamamen umudu kestim, ne zamandır hiç açmıyorum. Onlar sağ ben selamet ama belgesel kanallarından uzak durmam mümkün değil.

Niye her kanalda en boy oranını değiştirmek zorundayım yüce TELEDÜNYA’cılar? Neden standardınız yok?

Dekodırınızdan ‘Merkez Modu’nu seçtiğimde National Geographic’in normal yayınları, Animaux ve Escales daralırken Encyclo normalleşiyor, ‘Otomatik’i seçtiğimde Encyclo daralırken, diğer 3’ü normalleşiyor. Bu yüzden her seferinde LCD’nin kumandasından uygun en boyu seçmek zorunda kalıyorum.

İyi de neden?

Yoksam, benim kafam mı basmamaktadır!

Herkesler gayet güzel ve de doğru düzgün seyretmekte midir yayınları!

Ayardan anlamayan tek beceriksiz ve de yeteneksiz ben miyimdir!

Böyle bir sorunsalı olan benden başka kimse yok mudur, kimseler yakınmamakta, şikayet etmemekte midir!

Yoksam, yurdum izleyicisi, uzamış daralmış umursamayıp dolu dolu görüntüleri mi sevmekte ve de bu doğrultuda talepte mi bulunmaktadır!

Yoksam, renkli TV’yle henüz tanışmadığımız yıllarda piyasaya sürülen renkli camları peynir ekmek gibi satın alıp televizyonlarının önüne koyarak görüntülerini renklendirenlerin çocukları, torunları mıdırlar ve de “Darı genişi bizi ilgilendirmez, görüntümüz dolu dolu olsun” halleriyle ağırlıklarını mı koymaktadırlar!  

Bilmiyoruz, belki de yayıncı kuruluşlar “Benim yayınımı daraltmayacak/ genişletmeyeceksin, ne gönderiyorsam öyle yayınlayacaksın” şartı koşuyordur!

Artık nasıl oluyorsa oluyor, bilmiyoruz.

Sadece insanı bezdirdiği kısmı malumumuz.

Ve ben illet oluyorum kumandalarla boğuşmaya.


Eyüp Şeker