TEHLİKENİN FARKINDA MIYIZ?

IP DEĞİŞTİREREK SİTELERE GİREBİLMEK, ÇİKOLATA KAPLANMIŞ UYKU HAPIDIR


YouTube'a girebiliyorum diye sevinme, kazdırıyorsun kuyunu, aç gözünü uyuma.

Kurnaz bir tuzağa çekilmiş durumdayız aslında.

DNS’de IP değişikliği yaparak mahkeme kararıyla engellenen sitelere ulaşabildiğimiz için dert etmiyoruz. Nasılsa girebiliyoruz YouTube'a, diğerlerine falan, yasaklasınlar istedikleri kadar deyip umursamazlık ediyoruz.

Kurnazız ya, bulduk dolanmanın yolunu ya, umurumuzda mı dünya.

Aslında yuttuğumuzun çikolata kaplanmış uyku hapı olduğunu göremiyoruz.

Tabii DNS değişikliğinden sonra artık mahkeme kararı uyarılarıyla karşılaşmadığımız için de ne kadar çok sitenin yasaklandığından haberimiz olamıyor.

Ve böylece çoktan kanıksamış olduk site yasaklamalarını.

Ve sonunda bir gün gelecek tek tek IP'leri engelleyecekler. İşte o zaman dünyamızın nasıl karartıldığını anlayıp "Nasıl da tuzağa düşürdüler, nasıl uyuttular bizi…" diyerek kafamızı duvarlara vuracağız.

DNS’deki IP’leri değiştirmenin sorunu çözdüğünü sanmak müthiş bir aldatmacadır. Çok güçlü bir uyku hapıdır.

Ve bir gün, o günün geldiğine karar verildiği o gün bir de bakmışız ki girebildiğimiz pek çok yere artık giremiyor, sadece etkili yetkili büyüklerimizin bize uygun gördükleriyle yetiniyoruz.

IP değiştirmenin artık işe yaramadığını, çok daha detaylı teknik çözümler gerektiğini gördüğümüzde iş işten çoktan geçmiş olacaktır. Bize de birbirimize “Geçmiş olsun” demek kalacaktır.

Her geçen gün dünü şiddetle arayacağımızı fark etmeksizin belirsiz bir geleceğe adım adım götürülürken, “Ossun yasaklasınlar istedikleri kadar, DNS’deki IP’leri değiştirip giriyoruz ya...” ninnisiyle kendimizi kandırmayı sürdürüyoruz.

Tehlikenin farkında mıyız? Kesinlikle değiliz, uyumakla meşgulüz, uyku hapımızı yutmakla meşgulüz.

O günün geldiğine karar verildiği o gün "Zararlı içerik bulunduran bu sitelere erişim zaten mahkeme kararıyla engellenmişti. Buna rağmen birtakım kişiler birtakım bilgisayar hileleriyle bu sitelere girmeyi sürdürüyorlardı. Bundan böyle hilelerin işlemeyeceği hale getirdik. Mahkeme kararları gereken şekilde uygulanacaktır" dendiğinde ne demeye hakkın olacaktır ey yurdum internet kullanıcısı? Hiç…

Zaten şimdi ne diyebilirsin ki! Hiç…

IP'ni değiştir devam et.

Atatürk'ü çok seviyorlar ya, tek laf eden olursa anında geliyor yasak.

Atatürk sevgisine dayanan bu yasaklamalar fazlaca kuşkulu.

Yasaklama için tezgahlar kurulabileceği, danışıklı dövüşler sahnelenebileceği göz ardı edilebilir mi?

Ezelden Türkiye ve Atatürk düşmanlarının özellikle damarına basıp hasta kafalarından rezillikler peydahlanması sağlandığını duysam hiç şaşırmam.

Hatta birilerine "Şurada bir sayfa aç, Atatürk'e hakaret et. Sen de Atatürk'e küfredilen bir film gönder şuraya " dendiği ortaya çıkarsa daha daha şaşırmam.

Google'ı yasaklamanın girizgahları yapılmaya başlandı bile.

Bloglara elveda demeye gün sayıyor olabiliriz ey yurdum internetçileri.

Mantar gibi bitmeye başlarsa bloglarda Atatürk'e hakaret ve küfürler, haşırt diye dayanacaktır burunlarına mahkeme kararları.

Ne yapsınlar, Atatürk'ü çok seviyor(!) etkili yetkililerimiz.

Ufaktan bir alıştırmayla tanıştık geçen gün. Pek kimsenin farkında olduğunu sanmadığım "Google Sites" servisine yasak geldi. Sessiz sedasız bir haşırt.

Alışıyoruz Google'a da, birazcık alıştın di mi yurdum internetçisi!

Aman boş ver, IP hilesiyle giriyorsun sen nasılsa, yasaklasınlar istedikleri kadar ne olacak.

Sevdin sen kaplama çikolatasını, alışıp alışmaman fark etmez.

Dertlenenler de alışır… Nelere alıştık, Bloglara girememeye de alışırız.

Ben asıl şeyi çok merak ediyorum, Microsoft bloglarını.

Windows Live'deki Space'e de dayayacaklar mı haşırt diye?

Ne işimiz var el aalemin bloglarında di mi!

Etkili yetkili büyüklerimizin uygun ve layık gördüğü, yurdum örf ve adetlerine uygun, dini bütün ve de vatana millete hayırlı ve de faideli yerli malı yurdum malı bloglarda dolanırız artık di mi!

Bilirler işlerini etkili yetkililerimiz, el aaleme ham ettirmezler biz cahil kulları.

Haşırt dendiğinde el aalemin Space'lerinde dolaşmamaya da alışırız.

Çünkü çok sevdik kaplama çikolatalarını.

Bunlarla kalsa iyi!

İkinci tür bir engellemenin kaç kişi farkında acaba?

Fazla olduğunu sanmıyorum...

Ne bir mahkeme kararı uyarısı, ne de en küçük gerekçe çıkmaya başladı artık bazı sitelere girmeye çalıştığımızda karşımıza. Bomboş, bembeyaz bir sayfa... Sadece Explorer’ın “Sayfa yüklenemiyor” mesajı. İstediğin kadar IP değiştir, IP değiştirici program çalıştır nafiledir. Çünkü açmaya çalıştığımız sayfanın IP’si doğrudan engellenmektedir.

Hiçbir mahkeme kararı, hiçbir gerekçe, hiçbir uyarı yok karşında, sadece bomboş bir sayfa var. Sunucuda sorun var herhalde ondan yüklenmiyor sayfa falan deyip geçiyor, birkaç gün veya hafta sonra bir nedenle aynı linki tıkladığında değişen bir şey olmadığını görüyorsun. Yine uyanmıyorsun... Sadece son günlerde bu yüklenemeyen sayfalarla daha sık karşılaştığına dair bir kuşku oluşmaya başlıyor kafanda. Hepsi bu.

Son günlerde o kadar arttı ki bu tür engellemeli sayfalar, kaygılanmamak mümkün değil.

Bu durumu ilk fark edişim ttnet’ten Uydunet’e geçtiğimde oldu. Ttnet'teyken girebildiğim bazı siteler hiçbir şekilde açılmaz olmuşlardı. Mahkeme kararıyla kapatılanlardan farklıydı bu açılmayanlar. Ne bir uyarı ne de başka açıklama, sadece yüklenmeyen sayfalar. Oysa ttnet kullanıcıları aynı sayfalara girebilmekteler.

Aralarındaki fark ne midir? Uydunet’in efendisidir “Ne işiniz var el aalemin sitesinde” deyici etkili yetkilimiz. Özelleşmiştir ya ttnet, biraz daha özgür takılır ve de sadece mahkeme kararlılara “Haşırt” demekle yetinir gibidir.

Kim karar vermiştir, ne zaman karar alınmıştır, gerekçeleri nedir diye bakınmak yararsızdır. Etkili ve yetkili büyüklerimiz böyle uygun görmüş, layık ve uygun gördüklerini biz kullarına yaşatma kararı vermişlerdir.

“Ne işin var el aalemin sayfasında” demektedir yurdum etkili yetkilisi.

Daha ne aranırsın, ne işin var el aalemin sitelerinde.

Hele de ahlaka mugayir yerlerde hiç dolanmaman gerekir. Ne zamandır sen cahil aklı ermezini korumaktadır kötülüklerden etkili yetkili büyüklerin.

Anladın mı yurdum milleti?

Çaktın mı!

Kol kanat geriyor yurdum etkili yetkilileri.

Uyandın mı yurdum internetçisi?

Korunup kollanıyorsun.

Yoksa uyanmadın mı!

Çok mu sevdin çikolatalı hapı?

Eee o zaman afiyet olsun.



Eyüp Şeker
27 Haziran / 9 Temmuz 2009

.